DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın geldiği Kahramanmaraş’ta kaygılarını dile getiren vatandaşlar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirdi. Vatandaş, “Yerel yönetimin adı ne yazık ki Adalet ve Kalkınma Partisi ama ismine yakışmayan bir parti tarafından yönetildiği için Cumhurbaşkanımız dün Hatay’da bir açıklama yaptı. ‘Bu şehre bir şey olmayacak’ dedi. yerel yönetim ve hükümet el ele vermedikçe.’ “Yüzde 70 oy aldığı Kahramanmaraş’ta ne yazık ki hiçbir şey olmadı. Artık bu kışı evde geçirmek istiyoruz. Cenazelerimize üzülmek istiyoruz, ağlamak istiyoruz, yas tutmak istiyoruz. Ağlayamıyorduk. Çok şey kaybettik. Bir yıl geçti ve biz hala bunun şokunu atlatamadık” dedi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan bugün Kahramanmaraş’ta vatandaşlarla buluştu. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Hatay’da yaptığı “Merkezi hükümet ile yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma içinde olmazsa o şehre bir şey olmaz” açıklamasına vatandaşlar tepki gösterdi.
“Yüzde 70 oy aldığı KAHRAMANMARAŞ’a ne yazık ki hiçbir şey olmadı.”
Babacan’a sıkıntılarını anlatan bir vatandaş şunları söyledi:
“Bir avuç toprağın kaymadığı yerleri heyelan bölgesi ilan ettiler ve buranın heyelan bölgesi olmadığı raporlarla açıklandı. Ama bunu şu anda yerel yönetimlere veya Çevre Bakanlığı’na anlatamıyoruz. Şehirleşme ve bunu kabul etmiyorlar, konutlarımızı güçlendirmemize izin vermiyorlar, biz bunun mağduruyuz, yarın heyelan bölgesi, bir yıl olacak, burada herkes canını, malını kaybetti. Biz devletten ne mal ne de para istiyoruz. Bize ait olan evleri güçlendirmek istiyoruz. Yerel yönetimin ismi maalesef Adalet ve Kalkınma Partisi ama ismiyle yakışmayan bir parti. Dün Cumhurbaşkanımız Hatay’da bir açıklama yaparak, ‘Yerel yönetim ve hükümet el ele vermedikçe bu şehre hiçbir şey olmaz’ dedi. Yüzde 70 oy aldığı Kahramanmaraş’a ne yazık ki bir şey olmadı. Artık bu kış evimizdeyiz. Üzülmek istiyoruz, ağlamak istiyoruz, cenazelerimizin yasını tutmak istiyoruz. Ağlayamadık. Kaybettik. Bir yıl geçti ve biz hala bunun şokunu atlatamadık.
O evleri tüm dişlerimizle, tırnaklarımızla satın aldık. İkinci konutumuz bulunmamaktadır. Biz siyasetin peşinde değiliz ama siyaset bu işi çözecektir. Çocuklarımıza borç bırakmak istemiyoruz. Yarın kaç ev inşa edilecek? 1.800 konut. Konutlarımızı yıkarsanız orta hasarlı binaları bize 5 yılda mı yoksa 10 yılda mı teslim edersiniz? O evleri alabilmek için yıllarca borç ödedik. Hala ödemeye devam edenler var. Bir 10-20 yıl daha bu rakamları nasıl ödeyeceğiz?
“ÇOCUKLARIM ‘KEŞKE OLAYIK OLSAYDIM’ DEDİ. BU NEDENLE HİÇBİR ŞEYDEN KORKMUYORUM. CUMHURBAŞKANI GELİRSE YÜZÜNE SÖYLEYECEĞİM”
Bir başka vatandaş ise şunları söyledi:
“Artık çocuklarımızın geleceğini kimseye feda etmek istemiyoruz. Çünkü çocuklarım ‘Keşke enkaz altında kalsaydık’ dedi. O yüzden hiçbir şeyden korkmuyorum, Cumhurbaşkanı gelse bile yüzüne söylerim, artık böyle bir adalet sistemi istemiyorum, kapısını çaldığım zaman belediyelerde muhatap istiyorum. Koltuklar boş, gidiyoruz, konuşacak kimseyi bulamıyoruz.
BABACAN: “ÖYLE İŞLERİN ÇALIŞMAMASININ NEDENİ ASLINDA DEVLETTEDİR”
Babacan vatandaşlara şöyle yanıt verdi:
“Hatay’da ‘Merkezi hükümetle yerel yönetim birlikte çalışmazsa olmaz’ dedi. ‘Bakın, Hatay’da bir şey oldu mu?’ dedi. Kahramanmaraş’ta AK Parti kaç yıldır belediyenin sahibi? Peki Hatay’da CHP’li belediye, burada AK Partili belediye. Yani çalışmamasının nedeni aslında hükümet. Kimsenin olmadığı bir anlayış var. Bana sormadan her şeyi yapabilirler.Bu anlayışın arkasında çoğu zaman baktığımızda kâr vardır.Merkezi kontrolün önemli motivasyonlarından biri de büyük kâr planları varsa bizden habersiz olmamasıdır. O yüzden olmuyor, ülke bu yüzden yalnız kalıyor.”
“YEREL SORUNLARIN YERELDE ÇÖZÜLMESİ GEREKİYOR. BU GÜNÜMÜZDEKİ EN ÖNEMLİ SORUNLARDAN BİRİSİ”
“Tam bir yıl oldu. Depremin 5. gününde burada, Kahramanmaraş’taydım. O anı eşim Zeynep’le birlikte gördük, yaşadık. Normal ateş düştüğü yeri yakar. Ancak bunu da gördük. Depremin 5’inci gününde İl Başkanımız İrfan Bey, burada bir depo kiraladıklarını ve depoya yardım kamyonlarının geldiğini ve en ücra yerlere yardım dağıtıldığını söyledi. 5’inci günde arkadaşlarımız kamu kurumlarının yapamadığını yapmaya başladılar. Bizim asıl meselemiz, yerel veya merkezi düzeyde devleti yöneten, halkı yöneten kişilerin mütevazı ve dürüst insanlar olmasıdır. Bu gereklidir. İyi eğitimli insanların birer birer olması ve bu kişilerin konuşması gerekir. Yerelin sorunları yerelde çözülmeli. Şu anda en önemli konulardan biri bu. Her şeyi Ankara’ya bıraktığınızda ‘Ankara karar versin, sonra ‘Ne zaman karar verirsiniz’ dersiniz. ‘Bırak hareket edeyim’ dersen işler tıkanır. Deprem bölgesinde gezdiğimiz illerin çoğunda sorun bu. Ama Ankara’ya gidince Ankara ne yapıyor?” Önce rant gözlüğünü takıyor. Bu işte kâr olup olmadığına öncelik veriyor. Kâr varsa işler tıkanıyor. Çözüm mutlaka merkezde. vatandaşlarımızın hükümet, yerel yönetimler ve sivil toplum temsilcilerinin bir araya gelerek hızlı kararlar almasıdır.
“Sayın Başkan, ‘YEREL YÖNETİM VE MERKEZİ YÖNETİM EL ELE VERMEDİ, BU OLMAZ, OLMAZ’ DEDİ. BİZ HATAY’DA ANLADIK AMA KAHRAMANMARAŞ’TA NE OLDU? YANİ SORUN ONLARDA YÖNLERDE”
Bir yıl sonra binaların hala ağır ya da orta hasarlı olup olmadığı, bu bölgeye bina yapılabilir mi yapılmaz mı. Eğer 1 yıl sonra hala bu konuşuluyorsa bu ülke yönetilemez bir ülke haline gelmiş demektir. Aradan bir yıl geçtiyse ve bu kararlar alınmadıysa, hala belirsizlik varsa yazık diyorum. Kahramanmaraş depreminin merkezi olan 6 Şubat depreminin yüzyıllarca Kahramanmaraş adıyla anılacağını biliyoruz değil mi? Ne diyoruz? Biz buna Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremi diyoruz. Tarih yüz iki yıl sonra bunu yazacak ama ne yazık ki şu anda depremin tam ortasında bile çözüm üretemeyen bir yönetim iş başında.
Hatay’da Sayın Cumhurbaşkanı, ‘Yerel yönetim ile merkezi yönetim el ele vermediği için bu çalışma yapılmadı. Kahramanmaraş’ta 22 yıldır belediyeleri kimin yönettiğini muhtemelen biliyorsunuzdur. Peki Hatay’da anladık ama Kahramanmaraş’ta ne oldu? Yani sorun sorumlularda. Maalesef analiz üretemeyen, ülkenin sorunlarını anlamayan bir hükümet iş başında. Bu yüzden aslında kentsel dönüşüme ve yerinde dönüşüme nasıl baktığını anladık. Kârlı bir dönüşüm olarak görülüyor, bu yüzden işe yaramıyor. Ancak tüm Türkiye’de olduğu gibi Kahramanmaraş için de Ankara’da sesiniz olmayı umuyoruz. “Partimizin genel merkezinde sizin sesiniz olacağız.”
